Üniversite Siyasi Projeleri Uygulama Yeri Değildir!

Üniversite Siyasi Projeleri Uygulama Yeri Değildir!
Bingöl Üniversitesi yönetiminin Kürtlere ve Kürtçe lehçelerine bakışı, tavrı ve kullandığı terminoloji tamamen ideolojik, bilimsel temelden mahrumdur...

BİN-DER (Bingöl Sosyal, Kültürel Ve Ekonomik Kalkınma Derneği)  Başkanı Doğan KARASU yaptığı basın açıklamasında Mardin Artuklu Üniversitesi ile Bingöl Üniversitesi’nin uygulamalarını karşılaştırmalı olarak değerlendirerek Bingöl Üniversitesi yönetimini eleştirdi.

BİN-DER Başkanı Doğan KARASU: “Mardin Artuklu Üniversitesi, 16 yıldır Kürtçenin Zazaca lehçesini standartlaştırma çalışması yürüten Vate Çalışma Gurubu’nu 20. toplantısını yapmak üzere, Mardin’e davet etti. Grup, 29 Ekim-2 Kasım 2011 tarihleri arasında dört gün devam eden toplantısını gerçekleştirdi. Vate Çalışma Grubu, Kürtçe’nin Kirdkî (Zazaca) lehçesi üzerinde çalışma yapan tek ve profesyonel bir grup olduğundan, Artuklu Üniversitesi, 4 günlüğüne -ulaşım hariç- grubun tüm giderlerini karşıladı. Çalışmalar, Rektörlük Binası’nda hazırlanan ofiste yürütüldü. Dört gün boyunca sinema terimleri ve daha önceden belirlenmiş ve üzerinde ön çalışma yapılmış kelimelerin standart formları tespit edildi. Mardin Artuklu Üniversitesi’nin diller konusundaki vizyonu, çoğulcu anlayışı, sosyal realitelere ideolojik bir tavır geliştirmemiş olması, ülke adına bizleri gerçekten sevindirdi” dedi.

Doğan KARASU: “Bingöl Üniversitesi yönetiminin Kürtlere ve Kürtçe lehçelerine bakışı, tavrı ve kullandığı terminoloji tamamen ideolojik, bilimsel temelden mahrum, herhangi bir lisemizin bu konudaki vizyonundan bile çok geridir. Sayın Gıyasettin BAYDAŞ bir açıklamasında Zazaca’nın bağımsız bir dil olup-olmadığına kendisinin karar verecek durumda olmadığını söylemişti. Ancak son yaptığı açıklamaya bakılırsa Zazaca’nın ayrı bir dil olduğuna karar verdiği görülmektedir. Kendisine hayırlı olsun! Ama yetmez. Sayın Gıyasettin BAYDAŞ bu karara nasıl vardığını bize izah etmelidir. Kurmancca lehçesini Kürtçe olarak veya Kürtçe’yi Kurmancca olarak biliyorsa vay insanlığın ve bilimin haline! Üstelik kendi düzenlediği sempozyumda Zazaların Kürtlerin bir kolu olduğunu belgeleyen bir sürü belgeyi gördüğü, bilimin de belgelere ve somut delillere dayandığını bildiği halde! Anlaşılan odur ki, ideoloji ve uygulamaya konulan proje belgelere ve kanıtlara baskın gelmiştir. İdeolojik tutumların Bingöl Üniversitesi’nde bilimsel bir ön kabule dönüştürülmüş olması üzücüdür, ancak bu, sadece şimdiki yönetimle sınırlı kalacaktır. Olmayan bir şeyi böylesi bilim dışı çabalarla yaygınlaştırmak mümkün değildir”, dedi.

BİN-DER Başkanı Doğan KARASU: “Sayın BAYDAŞ yeni ve ideolojik bir dil felsefesi oluşturmaktan geri durmalıdır. Devasa kaynağı, imkanı, Yaşayan Diller Enstitüsü’nü vb. yeni bir millet, yeni bir kimlik, yeni bir dil amacıyla yürürlüğe konulmuş bir projede kullanacağına bilimsel bir şekilde bu dilin gelişiminde kullansın. Bir halk anadilinde eğitim görmüyorsa asimilasyon tüm hızıyla devam ediyor hakikatinden hareketle, mevcut kaynağın bu dilin gelişiminde kullanmasını bekliyoruz. Zazaca can çekişiyor, dil kayboluyor. Ama Sayın Gıyasettin BAYDAŞ politik bir tavırla aynı dilin farklı lehçelerini konuşan toplulukların arasını açacak projelerde rol almaya çalışıyor. Açıklamalarından anlaşılıyor ki, dil-lehçe-şive ilişkisini de yeterince bilmiyor. Soruyorum: Kürtçe diye bağımsız bir dil var mıdır? Kürt diye bir başına bir millet var mıdır? Böyle biliyorsan, diğerleri ne oluyor? Mesela, Zazakî/Kırdkî, Soranî, Goranî, Hewramî ve Lurî konuşan Kürtleri nereye koyuyor?” dedi.

Bu haber toplam 3465 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum